SERBEST KÜRSÜ

Madina ve Melis
8 Ağu 2016
3 dakikada okunur

Bu sayımız için sizden Arduç'lu hayallerinizi istemiştik.En iyilerini seçtik,derledik.Kimin Arduç'la nasıl bir hayal kurduğunu öğrenmek için;başlayın okumaya:)

Barışı bir gün görürmüyüm? Ki.. biraz imkansız. Ama madem hayalinde anlat demişsiniz. E buyrun.

Onu ilk gördüğümde, ilk önce şokunu, saçmalamamı ve inceleme faslını atlattıktan sonra onunla PlayStation oynama isteğimi söylerdim. Kırmazdı elbet eminim.

Oyun sırasında yiyeceği cipsten, içeceği içeğe kadar hepsini öğrenip ona göre atıştırmalıklar hazırlardım. Ona ikimizin aynı takımlı olduğunu söylerdim. O galiba bana verirdi Fenerbahçeyi. Ya da ligi değiştirip oynardık. Maç sırasında Fenerbahçeye kongre üyesi olurmusun? Sorularından tutun, onu fazla darlamayacak şekilde, herşeyi sorardım. Hoş darlasam bile o "sevmiş işte" diye bakmıyor muydu zaten? "Kıymetlisiyiz" biz onun. Kalbini sevdiğim Adam. PlayStation oynarkenki reflekslerini, saydırmalarını hepsini büyük bir dikkatle incelerdim. Cipsini bem uzatırdım mesela ona. Aldığım bu yüzle ona akşamki Fener maçını izleme isteğimi söylerdim. Velhevki kabul oldu diyelim. İkimizin de aynı formayı giydiğini.. onun maç izlerkenki serseri hallerini.. Formayı giydiğinde çıkan kaslarını.. ki, kas mevzusuna hiç girmiycem sapıtabilirim çünkü. Her ne de olsa Barış da bir insan "biz ne kadar anlam veremesekte" ters teperdi belki. Maç anı geldiğinde sanırım artık başlardık Pereira 'ya saydırmaya. Onun favori futbolcularını söylerdim. Onun taktik anlayışını aklını.. Maçın 2. Yarısı başlamadan birkaç dakika önce, onun haberi dahi olmadan diğer hayalimi gerçekleştirirdim. Yanına oturup o özenle dizilmiş kirpiklerini gözlerdim. Nasıl teker teker sıralandığını. Hepimizin merak ettiği o soruyu hep yinelerdim içimde ama ona sormazdım. "Kirpikleri nasıl tesadüf dizilmiş " sorusunu hani. Hoş sorsam bana alaydan tamamen uzak bi şekilde şiir şiir gülerdi. Maç sırasındaki heyecanını, çıldırmasını.. ve ona birgün de canli canlı stadyumda izleme teklifi ederdim. Son olarak hadi kalk dışarı çıkıp gezelim derdim. Düşünsenize aynı takımlısınız formalarınız üzerinizde geziyorsunuz. Ederdim işte hayal. Bu hayal olsun da, geri baştan sarıp aynı şeyleri tekrar bile yaşardım onunla.

Belki fazla ilgi çekici değildir hayalim. Hayalperest olmama karşın. Ama işte kimilerimizin hayali anlattığım uzunlukta olabilirken kimimizin de 'benim de içinde bulunduğum' sadece görmek. Onu baştan aşağıya 1dk lığına incelemek. Halini hatrını sorarcasına samimilik.. bu muhteşem Adamı sadece birkaç dakikalığına süzmek. Dokunmak. Bence en büyük hayal. Onu bir kaç dakikalığına her ayrıntısına kadar süzmek. Sevgi bu sanırım. Dokunmadığın, konuşmadığın insanı hayalinde istemek. Gerçekte istemek. Onu istemek. Bu Şahane Adamı.

~Emine ( @eminegul0 )

•Barış Arduç ile bir hayal mi?

Çok güzel bir duygu...

Bi kere Barış'ı bırak, onunla ilgili hayal kurmak bile güzel.

Benim onunla tek hayalim bir deniz kenarında oturup dertleşmek. Onunla nasıl karşılaştık bilemiyorum, şans eseri olmuş iste bi mucize. Zaten onunla karşılaşmam için bir mucize olması lazım. Bir mucizeyi nasıl anlatırım bilmiyorum. Her neyse...

Bir gece yarısı, belki sabahın körü, belki öğlen ortası. Belki bir Ocak ayı, belki bir Temmuz. Hic farketmez. Bir deniz kenarı, o ve ben. Oturup onunla uzun uzun konuşmak isterdim. O kahve, ben cay içerdim. Hatta bende kahve içerdim; o seviyor diye..

Anlatsın isterdim. Her ne anlatmak istiyorsa. Yaşadığı acıları, mutlulukları, hatta hayatındaki en utanç verici anı. Her şeyi, her ayrıntısını.. İki dost gibi (Kanka gibi de olabilir) oturup muhabbet etmek isterdim. Ve bu bana bir ömür yeterdi. Zaten o konustukca ben anlardım onu, onun anlattıklarından daha fazla...

~Durgun Deniz ( @Gmi6Deniz )

•Barış Arduçla Hayalim..Belki de kolay kolay göremeyeceğim içindir bu hayalim..Onunla karşılaşabilmek.Bana sımsıkı sarılması,sarılırken sakallarının yüzüme değmesi ve huylandırması..Sonra huylandığımı gören Barış'ın hafifçe gülümsemesi hani şu çarpık gülüşü var ya o işte..Benim de kendimi tutamadan gülümsemem..Sonra aradaki o 5 saniyedeki sarılma seansının bittiğini anladığım set çalışanın setin başlayacağını söyleyen sesi..Barış tam giderken benim kolundan tutup ona ''İmza atabilir misin? demem..Barış'ın beni kırmayıp ''Peki'' demesi..Benim acele bir şekilde kağıt çıkarıp Barış'a uzatmam ve Barış'ın imzalaması..Sonra koşturarak sete gitmesi.Benim kağıda ne yazdığını bakmam ve kağıtta yazdığıyla mutlu olmam.''Her zaman mutlu ol,Sevgilerimle Barış''Benim öyle çok farklı bir hayalim yok ama sonuçta bu da benim hayalim..Umarım hayallerim gerçeğe dönüşür.:)

~meloş ( @birokyonusgibi )