DEDİKODU KAZANI

Merhaba tatlı dedikodu kazanı misafirlerii! Bügün de sizlerle tatlı bir sohbet geçirelim dedik ve bir araya geldik :) E hazır Ağustos ayında serin havalara kavuşmuşken yazımızı da keyifle okumanızı diliyoruuzz!

Ecem: Okulların açılmasına çok az kalmış az önce baktım da. Allah'ım kızlar ben daha hazır değilim

Özge: Yaa sorma kız ben de ben de :( Ay bir de benim yeni okul yeni arkadaşlar falan. Oysa tatil ne güzeldi az da olsa Barış'ın tatil fotoğrafları falan geliyordu.

Sude: Ya deme öyle bak tatil bitiyorsa sadece bize bitmiyor ya :) Barış da sete geri dönecek demektir bu. Dönerken o uzayan sakallarını kesmez umarım ya çünkü ben onlara aşık oldum!

Özge: Ya aslında kirli sakal daha mı hoş duruyordu? Ne bileyim erkeklere daha çok yakıştırıyorum ben sanki. Ay amaan Barışa her şey yakışıyor gerçi yerim ya ne kadar tatlı olmuş.

Ecem: Sağ olsun Barış bey o minnoş yüzünü bizlerle milyonda bir kez paylaştığı için hiç göremesek de çok yakışıyor o sakallar. Eriyorum Allah'ım bakarken yavru kedilere benziyoooo!!

Sude: Habersiz de çekmeseler göremiyoruz ayol :/ Yahu insan hiç mi fotoğraf çekmeyi sevmez? Ben bile bu mal tipimle bir sürü çekiyorum insaf yahu!

Ecem: Ben Barış Arduç olsam günde üç yüz foto atar altına da "Ben Barış Arduç'um" yazardım. İşte adam cool takılıyor yapacak bir şey yok.

Özge: Kız düşünsene o sakallarında parmaklarını dolaştırıyorsun! Allah'ım hayallerim gerçekleşmeden ölüp gidececeğim.

Ecem: Ya da sakalları görünce kalpten devrilip gidiyorsun! Bence benim olası talihim bu yönde işliyor yan hayallerimin gerçekleşme olasılığı yüzde eksi beş falan.

Sude: Ben seni tutarım! derdim ama sanmıyorum o durumda seninle ilgileniyor olacağımı gerçi biz ne kuruyorsak aman.

Özge: Ya benim çok şeyde de gözüm yok aslında bir kuru fotoğraf bile beni mutlu eder. Ama telefonuna uğramıyor ki canım bey :(

Sude: Akıllı telefonunu pek kullanmıyormuş beyefendi. Sosyal medyayı sık kullanmamak için. Biz de boş boş kuruyalım burada :(

Ecem: Yaa evet evet öyle. Hatta şey diyordu iki tane telefonu varmış biri bu son model akıllı telefon diğeri ise sadece aramalar için olan. Ve genelde onu kullanıyormuş. Bir de bize bak nefes alır gibi timeline'ı yeniliyoruz durmadan :))

Özge: E adamı sıktılarsa demek ki. Biz de sürekli baskı yapıyoruz gerçi fotoğraf ve tweet için ama atmıyor ki ne yapalım?

Sude: Düşündüm de adamın telefonunu titreşime alsak sürekli horon teper gibi titrer lan. Bildirimleri hiç susmuyordur ya yazık yavruma benim.

Özge: O kendisine abardığımız yorumlar dışında kötü ve saçma sapan yorumlar da var onları görmüyordur inşallah. Valla onları görmemesi için bizimkilere bakmamasına razıyım ben üzmesin o minnoş kalbini.

Ecem: Evet, evet aynen öyle. O kendisini de o güzel kalbini de hiç üzmesin. Zaten biz kıymetlileri olarak her daim desteklerimizle yanındayız ki o da bunu ve onu ne kadar çok sevdiğimizi biliyordur  Sevdik işte Arduç! :)

Bizi bu hafta da yalnız bırakmadığınız için çok çok teşekkürler, Sizi seviyoruz :)